10. Ekim. 2009 tarihinde Ankara’ da son günlerde tartışmaya açılan ‘ Yargı Reformu Stratejisi Belgesi ’ konulu 17. Baro Başkanları toplantısı yapılmıştır. Toplantıya katılan Giresun Baro Başkanımız Av. Gültekin Uzunalioğlu konuyla ilgili bir konuşma yapmıştır. Konuşma metni aşağıda sunulmuştur.    Sevgili TBB Başkanım, Sevgili TBB Yönetim Kurulu Üyelerim, Değerli Baro Başkanlarım; Giresun Barosu olarak Birlik Başkanımıza geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.Türkiye de yargıda reforma ihtiyaç olduğu tartışmasızdır.Yargı Reformu Stratejisi belgesinde olumlu bulduğumuz bir çok nokta bulunmaktadır.Ancak ileride olumsuzluğa yol açabilecek noktalar bulunmaktadır.Bunlardan bazıları ile çözümlerinden bir kaçına değinmek istiyorum.Belgede1) HSYK geniş tabanlı temsil esasına göre oluşturulacaktır ifadesi muğlak ve her türlü düzenlemeye olanak veren bir ifadedir.  Geniş tabanlı temsil esası ile ifade edilen siyasi iktidar sözcülerinin açıkladığı gibi; HSYK üyelerinin Yürütme ve Yasama organlarınca seçilmesi amaçlanıyor ise bu hukuk devletine ve kuvvetler ayrılığı ilkesine yapılacak en büyük darbe olur.  Daha demokratik olacağı gerekçesi ileri sürülürken Türkiye’ de yasama organına seçilen milletvekilleri halkın iradesi ile değil ne yazık ki parti genel başkanlarının iradesi ile şeçildiğinden bu gerekçenin de demokrasi ile hukuk devleti ilkeleri uygun düşmeyeceği  açıktır.  Bu durum yargının siyasallaşması gibi tehlikeye yol açacaktır.   - HSYK 2009 Temmuz kararnamesi sırasında yaşananlar unutulmamalıdır. - Bazı yargıç ve savcıların korunması, bazılarına soruşturma açılması, telefonlarının dinlenilmesi, siyasilerin yargıyı hedef alan açıklamalar dikkate alındığında HSYK geniş tabanlı temsil kuşkulara yol açmaktadır.- HSYK bakan ve müsteşar olmamalıdır.- HSYK’ nda, TBB’ nin  bir temsilcisi bulunmalıdır HSYK seçiminde yürütme ve yasama müdahale ettirilmemelidir düşüncesindeyiz.  2) Bu belge içinde Avukatlarla ilgili sadece 3.3. bölümünde Adil Yargılanma hakkı ve silahların eşitliği ilkesi çerçevesinde savunmanın etkinliğinin artırılması için TBB ile işbirliği yapılması başlığı altında yarım sayfa yer verilmesi savunmaya ne derece önem verildiğini göstermektedir. Gönül ister ki  bu bölümde; aşağıdaki düzenlemeleri görmek isterdik.  a) Hukuk Fakültelerinin açılmasının durdurulması, kontenjanlarının sınırlanması bu konuda siyasi iradeye yönelik çalışmalar yapılması  b) TBB ve Baroları, Adalet Bakanlığının vesayetinden kurtaracak  şekilde yasal düzenleme yapılmalıdır.TBB kararlarının onanması, bozulması, ruhsat işlemleri vs. işlemlerde Adalet Bakanlığı evresi kaldırılmalıdır.  c) Baroların teftişleri, TBB tarafından yapılmalıdır.  d) Avukatlık sınavı tekrar konulmalıdır.  e) Yasaya aykırı olmasına rağmen, hazırlık soruşturması sırasında çoğu yerlerde dosya incelemek için Avukatlardan vekalet istenilmesi uygulamasına derhal son verilmelidir.  f) Avukatlara delil toplaması için tüm kurumların dava ile ilgili olarak bilgisayar kayıtları açılmalıdır.  g) Zorunlu müdafilik angarya olmaktan çıkarılıp makul ücret karşılığında çağdaş düzeye getirilmelidir.  h) Belli kıdeme sahip Avukatlara yeşil pasaport verilmeli, artan saldırlar karşısında silah ruhsatı almalarının kolaylaştırılmalı, Baroların protokolde ki yerleri yasaya uygun hale getirilmelidir.  ı) Ankara’ da Avukatlık Staj Eğitim Merkezi kurulmalıdır.  3)UYAP, bir çok yerde yargının ayakbağı olmuştur.UYAP’ ın etkin şekilde kullanılması bir tarafa UYAP çalışmıyor lafı nerdeyse her gün hukuki olumsuzluklara neden olmaktadır.  Bilhassa icra daireleri felç olmuş durumdadır.Banka ve kurum dosyaları icra dairelerini tıkamış durumdadır.Personel yetersizliği ve teknik eksiklikler bir an önce giderilmelidir.  Bilhassa icra dairelerinde POLNET ve TAKBİS işlemleri, işleri tamamen yavaşlatmaktadır.Bir aracın trafik kaydına haciz koymak en az yarım saati bulmaktadır.Sistemin yetersizliğiyle, tapu kayıtları bulunamamakta ve haciz koyma güçleşmektedir.Bu işlemler Avukatlarımız için adeta işkence haline gelmiştir.- MERNİS, ADLİ SİCİL, TAKBİS gibi sistemler Avukatlara açılmalıdır.   4) Tebligat Kanunu günün koşulları altında yetersiz kalmıştır.Adres değiştirerek, adaletten kaçma yaygın hale gelmiştir.  Yurt dışı tebligatları, formaliteleri nedeniyle çok zaman almaktadır.  Bu sorunun en son adres kayıt sistemindeki adresine tebligat yapılması yeterli olmalı ve yurt dışındaki adresine direk tebligat yöntemi geliştirilmelidir.  5) İcra İflas Kanunu ve diğer yasalarda yapılan değişikliklerle adeta borçlunun, borcunu ödememesi yönünde bahaneler artırılmaktadır.  Mal Beyanında bulunmama cezası kaldırıldıktan sonra şimdi de emekli maaşlarının haczedilmemesi gibi uygulamalarla alacaklılar mağdur edilmektedir.  İcra İflas Kanununda borcu tahsile yönelik kolaylaştırıcı ve çağdaş çözümler getirilmelidir.  6) HUMK günümüz şartlarına uymamaktadır: yeni düzenlemeler getirilmelidir.  7) Bilirkişi adaleti diye bir kavram doğmuştur.Bilirkişilik Kurumsallaşmalı ve her önüne gelen Mahkemelerde ve icralarda bilirkişilik yapamamalıdır.  8) İnfaz sisteminde denetimli serbestlik ve kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımların etkin şekilde uygulanması ve yaygınlaştırılması gerekir.  9) Yerelde Adalet Komisyonlarında Baro temsilcisi bulunmalıdır.  10) Maliye Bakanlığının açıklamaları ile bir çok meslektaşımız CMK parasına muhtaç olduğu halde, sanki tümü vergi kaçırıyor imajı vererek Avukatlara vergi denetimi yapılacağı açıklamalarını kınayan bir bildiri ve kamuoyu açıklamasının Baro Başkanları tarafından yapılmasını diliyoruz.  Hepinize saygılar sunuyorum.      GİRESUN BARO BAŞKANI                                                 AV. GÜLTEKİN UZUNALİOĞLU