TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ 28. BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI BARO BAŞKANIMIZ  AV. GÜLTEKİN UZUNALİOĞLU’NUN YAPTIĞI KONUŞMA:               Sayın Türkiye Barolar Birliği Başkanım Değerli Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri Sevgili Baro Başkanlarım             Öncelikle görevlerinde yeni seçilen Ankara ve Artvin Baro Başkanlarını kutluyor yeni görevlerinde başarılar diliyorum.             Avukatlık mesleğinde her gün sorunlarla baş başa kalmaktayız. Şuanda hazırlık soruşturması evrakını incelemek için Cumhuriyet Savcıları meslektaşlarımızdan vekâletname istemektedirler. Buna dayanak olarak ta Yargıtay 15. Ceza dairesinin 2013/2162 Esas 2013/3283 Karar sayılı Yargıtay ilamını göstermektedirler. Bu Yargıtay İlamı tamamen Avukatlık Kanununa ve Kalem Yönetmeliğine aykırı olduğu gibi çelişkilerle doludur. Sizlere Yargıtay İlamından bir cümle okumak istiyorum. “ Avukatın soruşturmanın amacını tehlikeye düşürmemek kaydıyla soruşturma evrakını inceleyebileceği, vekaletname yada görevlendirme yazısı olmadan soruşturma dosyaları haricinde sadece mahkemelerdeki dava dosyaları ile icra takiplerindeki takip dosyalarını inceleyebileceği gözetilmeden”… Sevgili Başkanlarım Allah aşkına bu nasıl bir cümledir. Cümlenin başında SORUŞTURMANIN amacını tehlikeye düşürmemek kaydı ile SORUŞTURMA EVRAKINI inceleyebileceği belirtilmişken cümlenin son tarafında soruşturma dosyaları haricinde mahkemelerdeki dava dosyaları ve icra dairlerindeki takip dosyaları diyerek cümlenin başında soruşturma dosyalarını inceleyebileceği şeklinde düşüncesine aykırı ve çelişkili görüş ortaya koymaktadır. Artık uygulama öyle bir hale geldi ki hukuka ve yasaya aykırı durumlarla karşılaşmaktayız. Birkaç ay önce başımdan geçen bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum. Meslektaşlarımın birisi telaşlı şekilde yanıma gelerek “Başkanım, artık hazırlıkta ifade alırken de Avukattan vekâletname istiyorlar yasal bir değişiklik mi yapıldı” sorusu üzerine böyle bir şey olamayacağını belirterek kendisi ile ilgili C.Savcısının yanına gittim. C.Savcısı aynen bana “ Ben sanığa sorarken Avukat dosyanın içeriğini öğreneceğinden dosyayı bu şekilde incelemiş olacağını ve dolaysıyla bu görevin vekâletname ile yapılacağı ’’ tarafıma bildirdi. Bende bunun yasaya aykırı olduğunu böyle bir şeyin ne yasada ne uygulamada olduğunu bunu uygulayamayacağını belirtmem üzere ısrarlı davranışlarını sürdürünce konuya C.Başsavcımıza ilettim. Kendisi derhal ilgili C.Savcısını arayarak ortadaki büyük yanlışlığı giderdi. Bu uygulamada tamamen Avukatlar aleyhine kullanılmakta biran önce Türkiye Barolar Birliğince Adalet Bakanlığı nezdinde yapılacak girişimlerle acilen bir genelge ile ortadaki karmaşayı giderilmesini ve durumun Avukatlık Kanununa uygun hale getirilmesine talep ediyorum.             Bundan yaklaşık üç yıl önce yine Baro Başkanları toplantısında yaptığım bir konuşmada CMK görevlendirmelerinin Ceza Avukatlığını bitirme noktasına geldiğini böyle giderse Adli Yardım görevlendirmelerinin Hukuk Avukatlığını bitireceğini belirtmiştim. Hemen her baroda görüldüğü üzere Giresun Barosu’nda da yoğun Adli Yardım talebi bulunmaktadır. Her üç ayda bir yaklaşık 51.000 TL Adli Yardım ödeneğimiz gelmekte iken ödediğimiz Adli Yardım miktarı her üç ayda bir yaklaşık 75.000 TL olmaktadır. Dolayısıyla bu talepler uygulamada Avukata gitmeyip Baro’nun Adli Yardım’ını bürosuna başvurarak Avukatlık ücretinden kurtulma noktalarına gelmiştir. Bu nedenle Adli Yardım Yönetmeliğinde ciddi değişiklikler yapılarak en azından ailelerin mali durumunun da incelenmesi yönünde Barolara takdir hakları tanınmalıdır.              Hukuk Fakültesi kontenjanlarını bu yıl %25 oranında artırıldığı ve buna karşılık Türkiye Barolar Birliğince iptal davası açıldığı güzel bir gelişmedir. Çünkü uygulamada Hukuk Fakültesi Mezunlarının birçoğunun mesleğimiz olan avukatlığa müracaat ettiğini bununda Avukatlık Mesleğinde talepten fazla Avukata yol açtığını görmekteyiz. Yeni Avukatlarımız kendilerine ait bürolarını açmayıp ya bir avukatlık bürosunda çalışmayı tercih etmekte yâda kurum avukatlığına yönelmektedirler. Hafta içerisinde başımdan geçen bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Giresun Barosuna bağlı birkaç stajyer arkadaşımız Başkanlığımıza dilekçe verilerek Avukat Sekreterlerinin Mahkeme kalemlerine ve İcra dairelerine çalışmalarının kısıtlanmasını ve bu işlerin sadece Avukatlar ve Stajyerleri tarafından yapılmasını belirtmişlerdir. Kendilerine durumu sorduğumda bu şekilde Avukatların yanında sekreter çalıştırmayıp yeni avukatlar çalıştırabilecekleri ve dolayısıyla iş imkânlarının daha çok genişleyeceğini belirtmişlerdir. Yönetim Kurulumuz toplantısında bu dilekçedeki talebin Avukatlık kanununu 46. maddesine uygun olmadığı 46. madde açıkca Avukatların Sekreterleri aracılığıyla işlerini takip ettirebilecekleri ve bununda Avukatların işlerini kolaylaştırmak açısından Avukatların bir kazanımı olarak yasaya konulduğu görüşünü belirtmiştir. Ancak Müstekbal meslektaşlarımızın gelecek yönündeki endişeleri çok haklıdır, Önlem alınmazsa Avukatlık mesleği çok daha kötü duruma gelecektir.Bu nedenlerle Avukatlık mesleğinin alanlarının daha genişletilmesi ve bu konuda Türkiye Barolar Birliğinin öncülüğünde çalışma yapılmasını diliyorum.              Yapılan yasal değişiklikle kamulaştırmasız el atma davlarında maktu vekâlet ücretlerinde hüküm edilmesi yönündeki yasal düzenlemenin iptali konusunda Türkiye Barolar Birliğince yapılan çalışmayı çok olumlu buluyorum. Bu hükmün iptali yönünde Barolarımız olarak gerekli takipleri yapmalıyız.             Avukatlık sınavının yönetmelikle düzenlenebileceği yönünde görüşler belirtilmiştir. Ancak bu işin alt yapısının tamamlanması, aceleye getirilmemesi, stajda fırsat eşitliği yaratılması, her bir stajyerin Türkiye Barolar Birliği’nin ön gördüğü tek tip eğitimden geçirilmesi ve bundan sonra sınavın yapılmasının daha uygun olacağını belirtiyoruz.             Son günlerde Türkiye gündemine oturan Taksim Gezi Parkı olayları ve Çağlayan Adliyesinde Avukatlara karşılık yapılan muamele konusunda Giresun Barosu olarak gerekli açıklamaları yapmıştık.  Bu uygulamalardan da görülebileceği üzere Türkiye Hukuk Devletinden hızla uzaklaşmaktadır. Hukuk adamı olarak bu konularda söyleyeceğimiz ve aynı dilden konuşacağımız söylemler olmalıdır. Bu nedenle Türkiye Barolar Birliği öncülüğünde belirleyeceğimiz söylem ve hareketlere her zaman Giresun Barosu olarak destek vereceğiz. Beni sabırla dinlediğiniz için teşekkür eder saygılar sunarım.