Geçtiğimiz hafta içerisinde yaptığı sosyal medya paylaşımları nedeniyle kamusal bir figür ve siyasetçi Nasuh Mahruki tutuklandı; gazeteciler Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz için soruşturma başlatıldı; 2014 ve devam eden tarihli konuşmaları nedeniyle Ana Muhalefet Partisinin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hâkim önüne çıkarıldı; Tunceli ve Ovacık Belediye Başkanları haklarında kesinleşmiş bir yargı kararı olmaksızın görevden uzaklaştırılarak yerlerine kayyım atandı.
Yalnızca üç gün içerisinde yaşanan bu gelişmeler, başta düşünce ve ifade özgürlüğü ile seçme ve seçilme hakkı olmak üzere anayasal hak ve özgürlüklerin soruşturulma veya yargılanma endişesi olmadan kullanımının neredeyse imkânsız hâle geldiği bir ortamın varlığını daha da ağır bir şekilde hissettirmektedir. Anayasal demokrasilerde hak ve özgürlükler esas, sınırlamalar istisna iken; sınırlamanın esas, hak ve özgürlük kullanımının ise istisna gibi değerlendirildiğine tanıklık ediyoruz. İnsan haklarına saygılı, demokratik bir hukuk devletinde yurttaşların en temel hak ve özgürlüklerini kullanırken yargının araçsallaştırıldığı bir baskının mağdurları hâline gelmeleri, söz konusu hak ve özgürlükleri koruyan anayasal düzen bakımından son derece vahim bir tablodur.
Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlara işlerlik kazandırmakla görevli bir kurum olarak Anayasal kurum ve kavramlarımızın bu derece aşındırılmasının Anayasal devlet/Anayasal demokrasi anlayışına telafisi imkânsız zararlar verdiğinin altını bir kez daha çiziyor, yasama, yürütme, yargı erklerini Anayasa’ya ve temel hak ve özgürlüklere saygı göstermeye davet ediyoruz.
Saygılarımızla.
Türkiye Barolar Birliği
© 2024 - Giresun Barosu