5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla saat 11:30'da Valilik tören alanında tören düzenlendi. Meslektaşlarımızın yoğun ilgi gösterdiği törende saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından Baro Başkanımız Av. Gültekin UZUNALİOĞLU konuşma yaptı.

             Baro Başkanımız Av. Gültekin UZUNALİOĞLU'nun konuşması: 

             Değerli Meslektaşlarım, Sevgili Basın Mensupları; 

             Bildiğiniz üzere Giresun’lu hemşerimiz Jan. Uzm. Çvş. Ufuk Bingöl kardeşimiz Şırnak’ta şehit olmuştur. Şehidimize Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına, Giresun’a ve Milletimize başsağlığı diliyorum. Allah’tan bir daha bizlere böyle acılar yaşatmamasını niyaz ediyorum.

               Bugün tarih boyunca hukuksuzlara, haksızlıklara karşı duran, eşitlik, özgürlük ve barış için mücadele eden, her koşulda yargının ve cüppelerinin onurlarını koruyan, ömürlerini hukuka adayan adalet savaşçıları Avukatların Günü. Tüm meslektaşlarımın Avukatlar Günü'nü kutluyorum. 

         Giresun Barosu 90. Kuruluş yıl dönümüne ulaşmış bulunmaktadır. Giresun Baromuz 90 yaşında..  

           İlk Baro Başkanımız Tevfik Bey ve arkadaşlarının  Giresun’da ateşlediği Baromuzun hukuk meşalesi ve bayrağı 11.Baro Başkanı olarak tarafıma ve arkadaşlarıma  emanet edilmiş olup, Baromuzun bu meşalesini ve bayrağını Giresun Barosunun hiçbir zaman sapmadığı çizgisi olan Laik Cumhuriyet, Atatürk İlkeleri ve Hukuka uygun olarak taşıyoruz ve taşıyacağız. Baromuzun bugünlere gelmesinde hizmetleri olan aramızda olan Baro Başkanlarımız Av. Nurten Pamuk Akdağ’a, Av. Erhan Şansal Dikmen’e ve Av. Mehmet Ali Güney’e, tüm Baro Başkanlarımıza, yöneticilerimize, kurul üyelerimize, delegelerimize, komisyon üyelerimize ve tüm meslektaşlarımıza Baromuz adına sonsuz teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum.  Aramızdan ebediyen ayrılan meslektaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.90 yıllık ulu çınarımız Baromuzun nice nice 90 yıllar yaşamasını diliyorum.

           

              Sevgili arkadaşlar, 

 

           Anayasa değişikliğinin halkoylamasına sunulacağı bir süreçten geçiyoruz. Hukuk biliminde Anayasalar, bir 'toplumsal sözleşme' olarak kabul edilmektedir. Anayasaların bu özelliği göz önüne alındığında değişiklikten kaygı duymanın çok normal karşılanması gerektiği, bu sürecin karşılıklı hoşgörü ve saygı çerçevesinde her bir düşüncenin özgürce ve eşit biçimde ifade edileceği bir ortamda geçmesi ve kamu otoritesi tarafından buna olanak sağlanması gerekir. Ancak geçirdiğimiz süreçte tarafların bu olgunluğu birbirine göstermediği, salt bir tercihe propaganda olanağının sağlanmaya çalışıldığı, diğer tercih sahiplerinin suçlanmaya ve hedef gösterilmeye çalışıldığını gözlemlemekteyiz. “Toplumsal Sözleşme” olan Anayasa ve anayasa değişiklikleri hakkında, hukuk ve demokrasi çerçevesinde her bir yurttaşımızın konuyu öğrenme ve yeterince aydınlanma hakkı olup tercihini buna göre kullanması hem bir hak, hem de bir ödevdir. Aynı şekilde kamu otoritesi de bu özgür ve eşit tartışma ortamının sağlanması adına tüm yasal önlemleri almakla yükümlüdür.

          15 Temmuz gecesi FETÖ terör örgütünün  bizlere ve ülkemize yaşattıkları düşünüldüğünde, birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyacımız olan bugünlerde acımasızca ve ayrıştırıcı propaganda toplumumuza zarar vermektedir. Türk milleti olarak hepimiz aynı geminin içindeyiz. Bu geminin zarar görmesi hepimizin zarar görmesidir.  16 Nisan'dan sonra Türk milleti olarak bir arada yaşamaya devam edip , tasada ve kıvançta birlikte hareket edeceğimizi düşünerek kullanılan dilin toplumu ayrıştırıcı değil tam tersine birleştirici olması gerektiği hepimizin önceliği olmalıdır.

          Hele hele sorumluluk sahibi makamlarda bulunanların bu durumu daha da fazla gözetmesi ve birleştirici olma yönünde fazladan çaba göstermesi gerektiği tartışmasızdır.

           Üstelik EVET de, HAYIR da değerlidir. Ve her biri, milli irade ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır.

            Giresun Barosu olarak Cumhuriyetimizin ilkelerine bağlı olduğumuzu, demokratik bir hukuk devleti ve demokratik parlamenter sistemden yana taraf olduğumuzu ve ülkemize eksiksiz tam demokrasi gelmesi için mücadele ettiğimizi her eylemimiz ve açıklamamızda ifade eder, bunları yüce biliriz.

 

                Sevgili arkadaşlar

                 

           Ne yazık ki yıllardır mücadelemize rağmen ülkemizde gerçek hukuk devletini ve eksiksiz demokrasiyi tam  olarak tesis edemedik. Şu anda yapılan araştırmalara göre vatandaşın yargıya güveni çok azalmış durumdadır. Hukuk devletinin olmazsa olmazı yargı bağımsızlığıdır. Yargı bağımsızlığının en önemli ayağı da savunmaya tam ve gerçek değeri göstermektir.

               Devletin temeli adalet, adaletin temeli bağımsız yargı, bağımsız yargının temeli savunma, savunmanın temsilcisi avukattır. Devletin Hakimi, Cumhuriyetin Savcısı, Vatandaşın da Avukatı vardır. Vatandaşımızı yargıda temsil eden biz avukatlarız. Eğer üç unsur eşit koşullarda çalışmazsa, bunlardan birini kısıtlamaya kalkarsanız, devlet, hukuk devleti olmaz. 

             Son 11 yılda ülkemizdeki nüfus artışının ve ekonomik büyüme oranının yaklaşık 14 katı daha fazla oranda avukat sayısında artış olmuştur. Bu artış ülke ihtiyaçları ile uyumlu ve gerekli bir artış değildir. Aksine kontrol edilemez boyuta ulaşmıştır. Söz konusu artışın yegâne sebebi plansız, programsız, ülkenin gerçek ihtiyacı tespit edilmeden özellikle öğretim elemanı, altyapısı sağlanmadan açılan hukuk fakülteleri ve yine bilimsel yöntemler kullanılmadan belirlenen öğrenci kontenjanlarının sürekli arttırılmasıdır. Bu durum mesleğe katılan sayısında orantısız artışın yanında  meslekte nitelik kaybına da neden olmuştur. 

              Sorunun çözümü için; yeni hukuk fakültelerinin açılmasına izin verilmemesi,  mevcut hukuk fakültelerinden nitelikli  hukukçu yetiştirme standartlarını yakalayamayan hukuk fakültelerinin de kapatılması, eğitime devam edecek hukuk fakültelerindeki öğrenci kontenjanlarının da gerçek ihtiyaç sınırına çekilmesi gerekmektedir.

              Avukatlık stajı ve  Avukatlık mesleğine kabulde yargının diğer kurucu unsuru olan yargıç ve savcılar için sınav koşulunun zorunlu olduğu gözetildiğinde aynı zorunluluğun savunmayı temsil eden avukatlık mesleği içinde zorunlu bir koşul olarak kabulü gerekmektedir.

                 Sevgili arkadaşlar;

 

          CMK uyarınca görevlendirilen müdafilerin ücretinin Avukatlık Asgari Ücret seviyesine yükseltilmesini istiyoruz.

            Yeni büro açan genç meslektaşlarımıza vergi, sigorta muafiyeti ile faizsiz kredi verilmesini istiyoruz.

            Birçok meslektaşımız ekonomik sıkıntı içinde olduğundan Avukatlık mesleğinin mesleki faaliyet alanının genişletilmesini istiyoruz.

            Kamu Avukatlarının özlük ve mali haklarının iyileştirilmesini istiyoruz.

            Avukatlık hizmetinin lüks olmaktan çıkarılmasını ve KDV oranının % 18 den aşağıya çekilmesini istiyoruz.

            Belli meslek kıdemine sahip meslektaşlarımıza Yeşil Pasaport Hakkı getirilmesini istiyoruz.

            90 yıl önce yakılan hukuk meşalesi ile bizlere emanet edilen ve her geçen gün güçlenen Giresun Barosu olarak tarafsız ve bağımsız yargı, güçlü ve özgür savunma oluşması için mücadelemizi sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz.  

             “HERKES İÇİN ADALET, ADALET İÇİN AVUKAT” düsturu ile hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

 

                                                                               

Tarih : 5.04.2017
Okunma : 1992

© 2024 - Giresun Barosu

Adres : Çıtlakkale Mah. Atatürk Bulvarı No.121/1 - GİRESUN / Telefon: 0454 215 76 57 / Faks: 0454 215 76 58)
Adli Yardım Bürosu: 0 454 215 76 69 | Sosyal Tesis : 0 454 215 76 69 / D:17
E Posta : giresunbarosu@gmail.com | KEP Adresi: giresunbarosubaskanligi@hs01.kep.tr
E-Tebligat Numarası: 35366-96939-85090
Giresun Barosu Union of Black Sea Countries Bar Association (BCBA) üyesidir.