Baro Başkanımız Av.Soner KARADEMİR bugün saat 10:00 da Giresun Adliyesinin önünde yaptığı basın toplantısını müteakip; diğer Baro Başkanlarımız gibi Ankara  istikametindeki üç günlük yürüyüşüne başladı. Yürüyüşün Giresun-Burunucu mevkiindeki kısmına meslektaşlarımız Av.Ahmet AK, Stj.Av.Ertuğrul  GENÇ de katıldı.Yine yol boyunca meslektaşlarımız Av.Safiye Şule KARAHASAN ve eşi ile meslektaşlarımız  Av.Arif Sadi KIŞLA ile eşi Tuğba Güllü KIŞLA da Baro Başkanımızın yanına gelerek iyi yolculuklar dilediler.Yol üzerinde Burunucu mevkiinde ikamet eden Yönetim Kurulu üyemiz Av.Güngör KOZLUCA ve Av.Ebru KESKİN tarafından Baro Başkanımız ve yanındaki Baro personelimize kahvaltı ikram edildi.Vatandaşlarımızın da yakın ilgi gösterdiği Başkanımıza; yoğun yağmur altında devam ettiği yürüyüşünde ve aynı şekilde bulundukları illerden Ankara'ya doğru üç günlük yürüyüşe çıkan tüm başkanlarmıza başarılar ve iyi yolculuklar dileriz. Giresun Adliyesi önündeki basın metni aşağıdadır.

BASIN VE KAMUOYUNA

Değerli Meslektaşlarım! Değerli Basınımız!

Hepimizin malumu olacağı üzere bir süredir Barolarımızla ilgili mevzuat değişikliği basında kamuoyunda sıklıkla yer buldu. Bu bağlamda Türkiye deki tüm Barolar olarak gerek 19 Mayıs 2020 tarihinde yaptığımız online toplantı sonucunda yaptığımız açıklama; gerekse 1 Haziran 2020 tarihinde Ankara da fiilen TBB ile birlikte yaptığımız toplantı sonrasında ülke gündemine ve kamuoyuna yaptığımız açıklamada tek bir şey dile getirdik. Bizler müzakere ve diyalogdan yanayız Avukatlar ve Barolar ile ilgili olarak eğer bir yasal değişiklik yapılacaksa, müzakereye, görüşmeye ve diyaloğa hazırız diyerek ülke kamuoyuna sağduyulu açıklamalar yaptık.Sonra Adalet Bakanımız, Kamu Başdenetçimiz ve mecliste grubu bulunan siyasi partilerle görüştük.

Ancak aradan geçen tam bir aylık süre sonrasında tarafımıza herhangi bir görüş yada fikirlerimizin ne olduğuna dair bir talep gelmediği gibi kamuoyunda doğruluğu tam olarak teyit edilmese bile 23 Haziran 2020 tarihinde yani birkaç gün sonra aslında taslağın TBMM alt komisyonuna geleceği yönünde doğruluğu tam olarak teyit edilememiş bir bilgi edindik.

Bu nedenle tüm yaptığımız açıklamalarda dile getirdiğimiz eğer diyalog kapıları ve müzakere görüşmelerine yönelik taleplerimiz karşılık bulmazsa demokratik olan haklarımızı kullanacağımızı bildirmiştik ve bu bağlamda bugün Baro Başkanlarımız bulundukları illerden Ankara’ a olmak üzere gündüz yürüyebildikleri kadar üç günlük bir program boyunca sembolik bir yürüyüş, “günlük 10 km belki 20 km yürüyüşlere göre” bir yürüyüş yapmaya karar verdik.

Yıllardan beri TBB’ nin ve Baroların devletimizin ve milletimizin bütün sorunlarında her zaman yanlarında olduğu, bütün terör örgütleri ile mücadelesinde yanlarında olduğu ve her zaman demokratik hukuk kuralları çerçevesinde devletimizin yanında olduğu basrizdir. Ancak bugün halkımızın ve devletimizin de Barolarımızın yanında olma günüdür. Barolar halkın sesidir, kısılmaması gerekir. Bölünmüş parçalanmış baroların en büyük tehlikesinin Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin Üniter yapısı olacağı ve yasa dışı tüm yapılanmaların kendilerince bir baro kurmaya çalışacağını bilmek için hukukçu olmaya gerek yoktur. Bu nedenle bugünlerde bir siyasi partinin de başlatmış olduğu yürüyüşle hiçbir alakası olmayan tamamen baroların içinde bulunduğu durumun aciliyeti gereği bugün başlatmış olduğumuz bu yürüyüşün hiçbir siyasi başka bir amacının da olmadığının bilinmesini talep ederim.

Baroların tek bir derdi var. Bu derdimiz de sanılmasın ki sadece avukatların ve baroların sorunu için yürüyoruz. Bizim asıl sorunumuz halkın sesinin kısılmamasıdır. Tekrar tekrar söylüyoruz Barolar halkın sesidir, halkın vicdanıdır, baroları bölerseniz halkın sesi kesilir. Bu nedenle bu yürüyüşü amaçlarımız doğrultusunda diyalog kapılarının açılmasını sağlayacağını umuyorum. Eğer bu gerçekleşmese dahi demokratik kurallar çerçevesinde demokratik tüm haklarımızı kullanacağımızı kamuoyuna saygıyla sunuyorum.